rss
twitter

23 Temmuz 2009 Perşembe

Yarim ellerine sarmış jilet kokusu...




haziranda unuttum
haziranda geldiğimi..
en son ne zaman geldin diye sormuştu..
soruyu unuttum.. astı suratını..
ellerinde titreyen rüzgarlar vardı..
saçlarından kayan yıldız tanecikleri..
en son ne zaman sevdin diye sormuştu...
nerde olduğumu unuttum.. kirpikleri sulandı.
gözüm eteğine dalmış, sevişir gibi bakıyordum..
kırmızı açık tonda, yüzüme yüzünü çalar gibi..
hayırdır yine nereye daldın diye sormuştu..
ben onun gözlerinde nasıl kaybolduğumu unuttum.

yarim ellerine sarmış
jilet kokusunu,
benimse başım dönüyor epeydir,
en son ne zaman deniz tuttu diye sormuştu..
bense aklımda tuttuklarımı unuttum..
birden kan kırmızı parladı her yer..
etekleri koyulaştı...
beni kan tutar dedim yapma...
beni de yar tutar dedi yakma...
bilekleri kan sözleri ateş..
benzin gibi yandık..
en son ne zaman yandın diye sormuştu..
bundan sonrasını asla unutmam dedim..
yarim ellerine sarmış jilet kokusu..
benimse içimde ayrılık korkusu..

1 Temmuz 2009 Çarşamba

Yalnızlık Sözleri -III-


beklerken kapı önünde..
aldırmadan gömleğimi ıslatan yağmura...
sormak istedim.

«Gözlerime düşmeyen damlaların, kimin saçlarında?»

yağmur yağıyor çünkü tozunu siliyor hayatın, üstümüzden!
Çünkü biz biraz umutsuzduk...
Çünkü biz biraz çocuktuk...
Hala biraz çocuğuz...
Hep biraz biraz...

O kadar şiddettliydi ki yağmur,
kâğıttan gemilerimi suya batırdı!

yalnızdık çünkü..
Sarılacak iki kolumuz olmadı...
Başımızı koyduğumuz bir omuz,
ya da dost nefesini saklayacak bir heybe!
Kimsesizdik..Sessizdik..
.yalnızlığı içine çeken tiryakiydik hep..

Biz; o başkent kalabalığında sakindik.. yalnızdık..
Biz; o tıklım tıklım kalabalıklar içinde yalnızdık!!!

Hayata Dair


bir çocuk doğar...
afrikadan el sallayan güneş
bir çocuk doğar..
antartikada ölen çocuğa eş..
sıcaktan ve soğuktan..
sembolik cennet ve cehennemin
çocuklarıda olsan...
hayat... ölüme eş...